6. MUSTAFA KARAAHMET TURU (KAYSERI-MERSİN)





Her sene Kayseri'li bir grup bisikletçi arkadaş tarafından geleneksel olarak yapılan tura bu sene de yine geleneklere uyarak "6. Mustafa Karaahmet" adı verilmiş. Ben ilk olarak katılacağım.
Katılımcılar:
Mustafa Karaahmet-Kayseri
Veli Canpolat-Kayseri
Gültekin Becermiş-İstanbul
Serdar Gökhan Çiçek-Kayseri
Atalay Yumul-Ankara
Nuray Karakaya-Kayseri
Rüştü Berber-İstanbul
Yusuf Hakan Özdemir-Kayseri
Umut Yalçın-Niğde
Süleyman Kır-Kayseri
Ali Ulutaş-İstanbul
Sadık Doğru-Kayseri
İsmet Ayata-Kayseri
Arda Oral-Niğde
Bekir Kılıç-İstanbul
Tunç Taner Gürlek-Ankara

27 Mayıs Cuma 

Gece Atalay Yumul ile beraber Ankara'dan otobüs ile Kayseri'ye gelip, sabah Atatürk heykelinde grup ile buluştuk. Önce meşhur kelle paçacı Şıhı Usta'da paça ve kaburga çorbalarımızı içip doping yaptık.
Sonra Yenihisar yoluna koyulduk. İncesu'da öğlen molasi verip saat 16.00 gibi Yenihisar'a vardık. İl spor md.lüğüne gidip yerleştikten sonra da akşam yemeği olarak yakındaki pidecide çok ince çekilmis lezzetlerin tadına baktık. Bu arada 75 km'lik yolumuzda bir bisikletin 3 teli kırıldı, birinin de lastiği patladı. Patlayan lastik el birliği ile anında halloldu ancak kırılan tellerin bir tanesi zar zor değişti. Herkes çok yorgun olduğu için duşunu alan hemen yattı.

29 Mayıs Pazar

Gece boyu yağan yağmur sabah da bize günaydın dedi. Kahvaltıyı biraz ileride yaptık. Nığde'de de öğlen yemeği için durduk. Akşam üstü Kemerhisar'da önce tarihi kemerleri ziyaret ettik.

Burada foğraflarımızı çeken Emircan'dan bisikletindeki bayrağı satmasını isteyince "ne parası hediyem olsun" dedi. Yine burada yaşayan ve bize katılan Arda Oral'ın ailesinin ikram ettiği nostaljik Bor gazozu bizi eskiye götürdü.

Daha sonra belediyenin içmeler tesislerine yerleştik. Bugün, asfalt kalitesi iyi, rampası olmayan 90 km'lik yolu yağmurun da ara ara arkadaşlığı eşliğinde tamamladık.

30 Mayıs Pazartesi

Kapalı yerde ve yatakta yatmanın keyfi ile mis gibi uyuyup (bir gece önce otobüste ne kadar da olsa uyunmadığı için) hep beraber kahvaltı ve hareket. Kemerhisar'da sıcacık pideyi görünce dayanamadık. Veli yoldan geçen vatandaştan ve bakkaldan peynir isteyince her şey tamam oldu.
Öğlen yemeğini Ankara-Adana yolunda Dost Cömert tesislerinde yedik.
Buradan köy yoluna sapıp neredeyse tamamı stabilize olan 50 km'lik yol ile Ereğli'ye geldik. Yol üzerinde bulunan köylerde verdiğimiz molalarda yöre insanı ile yaptığımız sohbetleri araba ile seyahat ediyor olsaydık mümkün değil yapamazdık.


Önce Veli'nin arkadaşları Dr. Güven (Bahçesinden topladığı kirazı ve odun ateşinde pişmiş irmik helvasını ve finalde kahveyi çekirge sürüsü gibi temizledik) ve Metin hocayı ziyaret ettik. Atalay'ın Kayseri çıkışında kırılan iki adet telini ruble sökme anahtarları olmadığı için ve buraya kadar hiç bir bisikletçide bulamadığımız için burada yaptırabildik. Ereğli'de bisikletle ilgili bir sıkıntınız olursa Akbel bisiklet-Mehmet ve Adem ustalara çekinmeden gidebilirsiniz.


Daha sonra kapalı spor salonuna gittik. Biz Atalay ile yöresel pide ve burma kadayıf lezzetleri ile ilgilenirken saat 21.00 olmuş, bizden başka herkes spor salonuna yerleşmişti. Yatacağımız yere gitmek için büyük salondan geçmek gerekiyordu. Salonda voleybol oynayanları bize benzetip tüm gücümle "ne oluyor burada" diye bağırınca maç durdu ve herkes bana tuhaf tuhaf bakmaya başlayınca bizimkiler olmadığını farkettim. Durumu toparlamak için "iyi akşamlar arkadaşlar buyurun lütfen" dedim. Meğer oynayanlar Ereğli'nin emniyet amirleri, jandarma komutanları, kaymakam v.s. değilmiymiş. Ucuz atlattım. Sıcak ve soğuk duş ile yorgunluğumu kovalayıp yattım. Bugün 80 km yaptık.

31 Mayıs Salı

Kapalı spor salonunun hemen karşısında bulunan öğretmen evi açık büfe kahvaltı için biçilmiş kaftandı. Ancak önceden haber vermediğimiz için sadece 8 kişiye hizmet verebildiler. Öğlen Ayrancı'da önce 4.5 liraya 1.5 porsiyon kıymalı veya kaşarlı pide sonra 65 kuruşa çay, ayran veya soda seçenekleri. Biraz dinlendikten sonra serbest sürüş ile yaklaşık 2 saatte Kavaközü köyüne geldik.


Çok yorulan arkadaşlarımız bu yolda araç yardımı aldılar. Köyde Kara Kazım'ın yerinde çadırlarımızı kurduk. Gece alabalık, salata ve bulgur pilavı, arkasından Mustafa Karaahmet'in muhteşem saz dinletisi.
Bu arada Kara Kazım'ın da hikayesini dinledik.
Önceleri Ayrancı'da lokantacılık yaparken köye yerleşmeye karar verir. Koyunları başkaları ile karışmasın diye eski pillerin içini açıp içindeki kömür ile ayaklarına işaret koyar ancak ıslanınca ayağın her tarafı kap kara olur. Artık köyde lakapları kara bacaklardır. Bir gün topladığı odunlarla köye dönerken karşılaştığı adam ile arasında geçen konuşma aynen şöyle.
-Nereden gelirsin ?
-Kara kuyudan
-Ne getirirsin ?
-Kara odun
-Nereye gidersin ?
-Kara kayaya
-Kimlerdensin ?
-Kara bacaklardan
-Adın ne ?
-Kara Kazım
-Hadi len yürü git ak yerin kalmamış senin.
Bu renkli adam bir ara köy camisinde müezzinlik de yapmış. Ezan okurken
Hayye ale's-salah
Hayye ale's-salah
Asiye
Asiye
hazır ol yatsıya
diyerek hanımına mesaj da göndermiş.
Gece geç saate kadar sohbet böyle devam etti gitti.

01 Haziran Çarşamba

Güne yanımızdakiler ve Kara Kazım'dan aldığımız köy yumurtası, köy peyniri, köy ekmeği ile kahvaltımızı yaparak başladık. Bu arada önümüzde bulunan yolda çok dik rampaların olduğu ve adının da "deve bağırtan" olduğunu öğrenince çoğunluk araç ile gitmeye karar verdi. Ben her zamanki gibi kabul etmeyince hemen 6 yol arkadaşım oldu.

Yıldızlar takımı:
-Veli Canpolat
-Serdar Gökhan Çiçek
-Sadık Doğru
-Arda Oral
-Mustafa Karaahmet
-Ali Ulutaş
Ben önceden yolun eğim haritasını çıkarttığım için durumu zaten biliyordum. Esas sağlam olan rampa çok sonra Toros kasabasının çıkışındaydı ki orayı tüm grup pedalladı. Zaten motorize bisikletçileri Erdemli'den önce yakaladık.

Önceden planlandığı üzere Erdemli Çamlık mevkiinde Orman kampına yerleştik. Çadır kurup denize girdikten sonra burada yaşayan Ali Doğan ve eşi, önce çay sonra da etli patates-karpuz ikramında bulundu.
Artık ayrılık vakti gelmişti. Ben Ankara'ya, Ali İstanbul'a döndük. Ertesi gün Atalay ile Rüştü Kıbrıs'a, diğerleri Mersin üzerinden evlerine döndüler.

Çok keyifli bir tur oldu. Katılan arkadaşlar arasında çok iyi bir uyum vardı. Şahsen kendi adıma çok memnun kaldım. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BURDUR-GÖLHİSAR TURU :

ROMANYA-2019 ( TRANSFAGARAŞAN YOLU )

YUNANİSTAN TURU: